Posta koymak

[D] Kabadayılık taslamak, korkutmak. Efelik taslamak.

Postunu çıkarmak

[D] Derisini yüzmek.

Postunu sermek

[D] Az kalacağım diye gittiği yerde sataşmalara da aldırmadan bir uzun süre kalmak, oturmak.

Pot kırmak

[D] Bilmeden karşısındakini kıracak sözler söylemek. İstenmeyen bir harekette bulunmak.

Pösteki saymak

[D] Verim, sonuç vermeyen, faydasız bir işle uğraşmak.

Pöstekisini sermek

[D] - yıncaya kadar dövmek.

Punduna getirmek

[D] Tam zamanını bulmak, getirmek. Uygun vaziyetini bulmak, yakalamak.

Pusulayı şaşırmak

[D] Ne yapacağını bilemez duruma gelmek.

Pusuya düşmek

[D] Kendisine saldıracak olan kişinin etki alanına girmek, saldırı alanı içinde kalmak.

Put kesilmek

[D] Sessiz, hareketsiz bir şekilde kalmak. Kalakalmak.

Püf noktası

[D] Bir işin en önemli, can alacak noktası. Gözden uzak tutulan en önemli nokta.

Püsküllü belâ

[D] Kurtulunması çok zor kişi, dert. Büyük dert.
Sitesi.WEB.TR © 2010 - 2021
Toplam 6 sayfadan 6. sayfadasınız, sayfaya git: Önceki, 4, 5, 6