Geri kafalı
[D] Eskiye körü körüne bağlı, yenilikleri kabul etmeyen. Tutucu.
Gezen ayağa taş değer
[A] Gereksiz dolaşan, uygun olmayan davranışlarda bulunan kimseler, çok kere kendilerine zararlı olayların çıkmasına sebep olurlar. Zarar görmeleri kaçınılmaz olur.
Giden gelse dedem gelirdi
[A] Ölen nasıl bir daha dirilmezse, kaçan fırsatlar da çok kere geri gelmez. Onun içindir ki kişi elindekilerin ve fırsatların kıymetini iyi bilmek zorundadır.
Gezip tozmak
[D] Değişik yerlerde çokça zaman gezmek, dolaşmak.
Gıcılamaz kağnı
[D] Elinden iş çıkmaz, ağır hareket eden, tembel.
Gıkı çıkmamak
[D] Hiç ses çıkarmamak. Bir davranış, bir etki karşısında hiç sesi çıkmamak.
Gitti gider
[D] Buradan gitti, bir daha geri geleceğini tahmin etmiyorum. Bir daha ele geçirmek mümkün olmaz.
Gizli kapaklı
[D] Kimseye duyurulmadan yapılan (iş). Açığa çıkmasın diye gayret sarf edilen (iş, durum).
Göbeği çatlamak
[D] Bir işi öğrenmek için çok büyük gayret göstermek. Çok uğraşmak. Çaba harcamak.
Gök demir yer bakır
[D] Çok büyük imkânsızlıklar ve umutsuzluklar içinde.
Göklere çıkarmak
[D] Aşırı derecede övmek.
Gökte ararken yerde bulmak
[D] - vermek. Kolayca elde etmek.
Gökten ne yağar ki yer kabul etmez
[A] Toplumda çok güçlü kimselerin istediklerini güçsüz kimseler hiç itiraz etmeden kabul eder ve uygularlar. Reddetmeleri imkânı yoktur, bulamazlar.
Gölge düşmek
[D] Bir işin içine hile girmek. Doğru yoldan ayrılmış olmak. Şüpheli duruma gelmek. İnanılması güç hâle gelmek. (İş için.)
Gölgesinden korkmak
[D] Çok korkmak. Evhamlı olmak. Her işinde korku duymak.
Gölgesiz ağacın meyvesi de gerekmez
[G.S] Faydasız olduğu bilindiği hâlde gerçekleştirilen bir işin sonuçları da faydalı olmayacaktır.
Gönül açmak
[D] Neşelenmek. Sıkıntıyı atmak. İç sıkıntısını herhangi bir sebeple ortadan kaldırmak, yok etmek.
Gönül almak
[D] Bir kimseyi sevindiren davranışlarda bulunmak. Hediye vererek sevindirmek. Kırgın bir kimsenin kırgınlığını ortadan kaldırmak, hoşnut etmek.
Gönül azabı
[D] İçe sıkıntı veren, insanı üzen, bunaltan olay, durum.
Gönül çekmek
[D] Aşk sıkıntısı içinde olmak. Sevda çekmek.