Üzerinize afiyet
[D] Ben hastayım. Hastalığın sizden uzak olmasını, sizi etkilememesini dilerim.
Üzüm üzüme baka baka kararır
[A] Çok samimi olan kimseler birbirlerinin huylarını benimserler. Bunun için kötülerle arkadaşlık edenler kötü, iyilerle arkadaşlık edenler iyi huylar kazanırlar.
Üzümünü ye de bağını sorma
[A] İnsanlar kendilerine tanınan imkânların nereden geldiğini araştırmamalıdırlar. Yalnızca kendisine verilen imkânları kullanıp gerisine karışmamak en doğru yoldur.
Üzüm yemek değil, bekçi dövmek
[D] Önemli işler dururken onlarla uğraşmıyor. Gereksiz şeylerle vakit geçiriyor.
Üzümün çöpü var, armudun sapı
[A] Her konunun kendine göre ufak da olsa olumsuz bir yanı bulunabilir. Çok büyük bir olumluluk dururken olumsuz tarafı ele alıp ümitsizliğe düşmek doğru değildir. Her işin, her konunun olumlu yönleri dururken olumsuz yönlerini görmek yanlıştır. Küçük kusurları dert edip mutsuz olmak yerine büyük mutluluklarla mutlanmak, umutlanmak doğru yoldur.