Köprüleri atmak
[D] Arasında daha önceden oluşturulmuş bütün bağları, ilişkileri ortadan kaldırmak, yok etmek.
Köprünün altından pek çok su geçti
[O] Daha önceki durum kalmadı. Bilinen şartlar ve imkânlar inanılmayacak kadar değişti.
Kör bile düştüğü çukura bir daha düşmez
[A] - j nı duruma düşmezler.
Kör değneğini beller gibi
[D] Hep alıştığı şeyleri yapıyor. Alışkanlıklarını hiçbir zaman değiştirmiyor.
Kör döğüşü
[D] Büyük bir karışıklık. Birbirini desteklemek için toplanmış kişilerin birbirine uymayan, birbirini engelleyen çalışmaları.
Kör kadı
[D] Bütün konuları karşısındakilere olduğu gibi söylemekten çekinmeyen kimse.
Kör kandil
[D] Çok sarhoş.
Kör kör parmağım gözüne
[D] Her şey açık olarak meydanda. Görmemek için aptal olmak gerekir.
Kör kütük sarhoş
[D] Kendini bilemeyecek derecede içkili, sarhoş.
Kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı
[A] İnsanlar ellerinde bulunan şeyleri kaybettikleri zaman, kaybettikleri fazla değerli olmasa da çok kıymetliymiş, çok değerliymiş gibi anlatırlar, söylerler.
Körler mahallesinde ayna satmak
[D] Çaresiz bir duruma düşmek, yapacak hiçbir şey bulamamak.
Körle yatan şaşı kalkar
[A] Kötü kişilerle dostluk yapanlar onların huylarını benimseyip kötü olurlar. Onların etkisinde kalırlar.
Körün istediği bir göz, Tanrı verdi iki göz
[A] Bir kişi istediğinden fazlasını elde ederse çok sevinir. Fazlasını da göstermemeye gayret eder.
Körünü öldürmek
[D] Hevesini almak.
Kös dinlemek
[D] Pek çok sıkıntılar geçirmiş, soğukkanlı. Korkutmalara aldırış etmeyen.
Köseyle alay edenin top sakalı kara gerek
[A] Başkalarının kusurlarını görüp alay eden kişinin hiç kusursuz olması gerekir.
Kösteği kırmak
[D] Uzun süredir bağlı bulunduğu; yer ile ilişkisini birden kesmek. Küçük çocuk için | yürümeye başlamak.
Köşe bucak
[D] İkinci, üçüncü, dördüncü derecedeki. Her zaman gidilmeyen yer.
Köşe kapmaca oynamak
[D] Bir çeşit oyun. Birbirini ısrarla arayan kimselerin birbirlerinin bulunduğu yerlere gitmeleri sebebiyle bir türlü buluşamamaları.
Köşe taşı köşede yaraşır
[A] Değerli bir kişiliğe ] sahip kimsenin değerli bir makamda bulunması! gerekmektedir.