Devletin malı deniz yemeyen domuz
[A] Hırsızlar, devletine kötülük etmeye alışmış kimseler için, devletin imkânları hiç bitmez. Onlara göre yasal olmayan bu işi durmadan yapmak gerekir. Bu hırsızlığı yapmayan aptaldır.
Devletli ile deli bildiğini yapar
[A] Delilerin düşüncesi olmadığı için aklına geleni yapar. Yüksek makamda bulunan kişiler de etrafında bulunanların sözünü dinlemez, kendi bildikleri gibi davranırlar.
Devletliye dokun geç, fakirden sakın geç
[A] Zengin ve yüksek makamdaki kimselerle her zaman dost bulunmakta yarar vardır. Gün olur bir konuda yararlanmak mümkün olur. Fakir ise bizden yararlanmak isteyeceğinden uzak durmakta fayda vardır.
Dış kapının dış mandalı
[D] Uzaktan, çok uzaktan akraba.
Dibi görünmeyen tastan su içme
[A] Detaylarını iyice incelemeden, yakınlarının fikrini almadan bir işe girmek doğru değildir.
Dikili ağacı olmamak
[D] Hiç malı olmamak. Taşınır taşınmaz malı olmamak.
Dikiş tutturamamak
[D] Bir yerde uzun bir zaman duramamak, durmayı başaramamak.
Dikensiz gül olmaz
[A] Hayatımızda karşımıza çıkan güzel şeylerin küçük de olsa güzel veya verimli olmayan tarafları bulunabilir. Bunu önceden kabul etmek lâzımdır.
Dil ağız vermemek
[D] Kendinden geçmiş, konuşamaz bir durumda olmak. Ağır hasta durumunda olmak.
Dil yarası
[D] Acı sözlerin gönülde bıraktığı derin etki.
Dilden gelen elden gelse her dilenci padişah olurdu
[A] Toplum içinde her kişi söylediğini uygulayamaz. Her söylenen uygulanabilse zengin olmayan kimse kalmazdı. Herkes mutlu olurdu.
Dile düşmek
[D] Toplumda o kimsenin hakkında kötü şeyler söylenmesi, kötüleyecek şekilde konuşulması.
Dile gelmek
[D] Konuşmaya başlamak. Uzun zaman sustuğu ve konuşmaz denildiği hâlde birden konuşmaya başlamak.
Dilenciye hıyar vermişler, eğri diye beğenmemiş
[D] Kişi etrafındakilerden yardım istiyor. Yardım yapılınca da yardımı azımsıyor, küçümsüyor, beğenmiyor, istemiyor.
Dilin kemiği yok, nereye çevirsen oraya döner
[A] Kişi söylediği sözde durmalıdır. Her konuda başka şeyler söyleyen, herkese başka başka cevaplar veren kimse kişilik sahibi olamaz. Dil her şeyi söyler ama kişiyi de toplum içinde olumsuz tanıtır.
Dilinde tüy bitmek
[D] Bir şeyi çok söylemek. Çok söylemekten usanmak.
Dilinden düşürmemek
[D] Hep o konudan veya o kişiden bahsetmek. Sık sık anmak.
Dilini eşşek arısı soksun
[D] 8u hoşa gitmeyen sözü keşke söylemeseydin.
Dilinin altında bir şey olmak
[D] Rahatça söylenmeyecek, çekinilecek bir şey olmak. Bir sırrı bilip söyleyememek. İma yolu ile söylemeye çalışmak.
Dilinin cezasını çekmek
[D] Gereksiz ve ölçüsüz konuşmanın sonucunda gelen sıkıntılara mecburen katlanmak.