Adamın adı çıkacağına canı çıksın

[A] Toplum içinde insan her zaman dürüst ve anlayışlı davranmalıdır. Toplumun çıkarını gözetmelidir. Böyle yapmaz da kendi çıkarını gözetirse, başkalarına kötülük yapar, kötülük isterse kötü bir nam bırakır. Bu nam kişi öldükten sonra da devam eder. Hatta çocuklarına bile geçer, etki eder. Bunun içindir ki kişi adını kötüleyecek her davranıştan özellikle kaçınmalıdır.

Fiyaka satmak

[D] Gösteriş yapmak, çalım satmak.

Hatta sekiz, gün dokuz

[D] Sık sık, hemen hemen her gün, usandıracak şekilde (rahatsız etmek).

Hasmın sitemini anlamamak, hasma sitemdir

[Ö] Bir neden yokken karşımızdaki kimsenin bize yönelik hareketlerini görmemek, görmezlikten gelmek hasmın yapmak istediklerini küçük düşürmek, umursamamak lâzımdır.

İtin ayağını taştan esirgememek

[D] O kimseyi de göreve göndermelisin. Onu göreve göndermek bir şeyini eksiltmez. Korkulacak bir durum yoktur. Görev verebilirsin.

Kaşık ile toplar, kepçe ile dağıtır

[D] Çok zorlukla topladıklarını eli açık olduğu için hesapsızca harcamak.

Kaşık ile yedirir, sapı ile gözünü çıkarır

[D] Büyük bir özveri ile yapılan iyilikten sonra umulmayacak kötülük yapmak. Yapılan iyiliği sıfıra indirecek bir kötülük yapmak.

Kendi söyleyip kendi işitmek

[D] Söylediği anlaşılamamak, ilgi çekmemek. Söyledikleri, beklediği ilgiyi çekmediği için itibar görmemek. İlgilenilmemek.

Kırk gün taban eti, bir gün av eti

[A] (Avcılar için lâtife olarak söylenen bir sözdür.) Avcılar, av vurabilmek için günlerce dolaşırlar genellikle de eli boş dönerler.

Yumurta kapıya gelmek

[D] Çok zor ve çok sıkışık bir durumda kalmak, olmak.
Sitesi.WEB.TR © 2010 - 2021