Adam iş başında belli olur

[A] Kişinin değeri yaptığı işle belli olur. İşinde gösterdiği başarı, başarıdan dolayı şımarmayış ve etrafına karşı saygılı davranış o kişinin değerini belli eder.

Akıntıya kürek çekmek

[D] Normal giden bir işi ters yönde yapmaya çalışmak. Bir iş üzerinde boşuna gayret sarf etmek, boşuna zaman harcamak.

Bal ile kaymak yenir ama, her keseye göre değil

[A] Maddî gücümüzü yaşantımıza uydurmak zorundayız. Eğer bu uyumu sağlayamazsak hayatımız sıkıntılar içinde geçer.

Çehresinden düşen bin parça

[S.G] Suratı asık. Etrafındakilere sinirli sinirli bakıyor.

Deli deliyi görünce çomağını gizler

[A] Ömrünü başkalarına saldırmakla, hücum etmekle geçirmiş kimseler kendilerinden daha güçlü ve saldırgan birini görünce bir köşeye çekilirler, sinerler.

Kırk gün taban eti, bir gün av eti

[A] (Avcılar için lâtife olarak söylenen bir sözdür.) Avcılar, av vurabilmek için günlerce dolaşırlar genellikle de eli boş dönerler.

Külah giydirmek

[D] Birine oyun etmek. Kandırmak, aldatmak.

Mide bulandırmak

[D] Kuruntuya düşürmek, şüphe uyandırmak. Kusacak hâle getirmek.

Nutku tutulmak

[D] Şaşkınlıktan, korkudan, heyecandan veya öfkeden konuşamaz duruma gelmek, dili tutulmak.

Yedi düvele meydan okur

[S.G. Bütün Avrupa'ya meydan okur. Etrafında bulunan kimselere efelik yapar, onlara kabadayılık yapar, taslar.
Sitesi.WEB.TR © 2010 - 2021