Akçenin yüzü sıcaktır
[Ö] Para güç elde edilse de, kolay elde edilse de kişide kalması, büyük bir mutluluk oluşturur, kişi ondan her ne sebeple olursa olsun ayrılmak istemez.
Cızlamı çekmek
[D] Argo olarak kaçmak, gitmek.
Eline su dökemez
[D] Ustalık derecesinde ondan çok gerilerde. Onun kalite ve derecesinden çok uzaktadır.
Erkek sel, kadın göl
[A] - kadın eve gelen kazancı her zaman tutumlu bir şekilde harcamalı, ailenin mutluluğuna katkıda bulunmalıdır.
Gelin odası gibi
[D] Çok temiz ve özenilerek süslenmiş. İtinalı, bakımlı.
İsin yanına giden is, misin yanına giden mis kokar
[A] İnsanlar dostlarını, arkadaşlarını iyi kimselerden seçmelidirler. İyi arkadaşlardan iyilik ve hayır gelir. Kötü arkadaşlardan ise kötülük gelir. Kişi kötülüğe doğru döner, şer içinde kalır.
Komşu kapısı
[D] Yakın yer, uzak olmayan yer, mahal.
Kumda oynamak
[D] Çok arzu ettiklerini elde edememek.
Öpülecek el ısırılmaz
[A] Sevgi, saygı göstermek gerekirken incitmek, üzmek doğru değildir. Hürmet gösterilmesi gereken kimselere saygısızlık etmek hatadır, yanlıştır.
Rüşvet kapıdan girince insaf bacadan çıkar
[A] Rüşvet, bir işi çıkar karşılığı, hak yolundan, doğru yoldan ayırıp rüşveti verenin istediği gibi yapmak demektir. Doğru yoldan ayrılan, görevini, şerefini, dinî inancını, insanlığını rüşvet için feda eden kişiden her kötülüğü beklemek gerekmektedir.