Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
[A] Anlayışlı, arif kişilere anlatmak istenilen söz üstü kapalı olarak söylense bile kolaylıkla anlarlar. Anlayışlı olmayanlara, ahmaklara ne kadar açık söylenirse söylensin ders almaları bir yana; anlamalarına dahi imkân yoktur.
Avcı ne kadar av bilse, ayı o kadar yol bilir
[A] Toplumda başkalarını yenmek için çeşitli hileler uygulayan kişiler vardır. Ama yenilmek istenen kişiler de bunu bildikleri için çeşitli yollarla bu düzenlere karşı koyar, kendini kurtarırlar. Kişiler, kendilerine kötülük edecek kimseleri iyi tanıdıklarından daha dikkatli olur, önlemlerini alırlar.
Bir pul etmemek
[D] Çok değersiz olmak. Hiç önem verilmemek.
Dünyaya kazık kakmak
[D] Uzun yaşamak. Hiç ölmemek.
Helâl ü (ve) hoş olsun
[D] Verdiklerimi güle güle kullansın. Yaptıklarımı gönülden bağışlıyorum. Karşılık beklemiyorum.
Her kuşun eti yenmez
[A] Kişinin dış görünüşüne aldanıp onun emrimiz altına kolayca gireceğini sanmak yanlıştır. Sessiz sakin görünen nice kişi vardır ki onlara söz geçirmek, boyun eğdirmek imkânsızdır. Baskıya karşı direnen, namusu için ölen kimseler bu sözün tipik örnekleridir.
İktisat etmek
[D] Tutumlu davranmak. Mal ve parasını arttıracak şekilde davranmak.
Padişah yasağı üç gün sürer
[A] Padişahlık idaresi, bir kişinin sözünün geçtiği bir yönetimdir. Keyfidir. Bugün çıkarılan yasaklar, yarın bir neden ile ortadan kaldırılırlar. Bunun içindir ki padişahların emirlerinin devamlı olacağını düşünmemek lâzımdır, olamaz.
Pamuk gibi
[D] Çok yumuşak, beyaz, saf ve temiz.
Ser verip sır vermemek
[D] Ağzı çok sıkı olmak, kendisine verilen sırrı çok iyi saklamak. Kendisine söyleneni hiçbir şekilde başkasına söylememek.